Bugün gündemimiz belli, tabii ki Threads’ten bahsedeceğiz. Aslında genel olarak “Instagram zekasından bahsedeceğiz” de diyebiliriz çünkü ana konumuz Threads olsa da Instagram buraya gelene dek kaç uygulamayı geri dönüşüm kutusuna gönderdi çok iyi biliyoruz.
Sosyal medya çok hızlı gelişiyor, değişiyor ve yenileniyor. Kullanıcıların ihtiyaçları ve beklentileri değiştikçe sosyal medyanın kendine has ekosistemi de ona uygun bir yenilenmeye gidiyor. Kullanıcılardan gelen taleplere karşılık vermek için sosyal medya platformları da yenilikçi çözümler üretmeye çalışıyor. İşte tam bu noktada en başarılı örneğimiz devreye giriyor: Instagram! Neden mi başkası değil? Çünkü âdeta esinlenmeye çok teşne bir söz yazarı, ışık saçan projelere aç bir yapımcı gibi her daim bir arayış içinde. Tabii bunun için radarlarını sürekli açık tutuyor. Son zamanlarda gözüne Twitter’ı kestirmiş olacak ki bariz benzerliğiyle dikkat çeken bir uygulama patlattı. “Patlattı” diyoruz, çünkü bir anda Instagram hikayelerimiz yeni bir bitki örtüsüne sahip oldu: ilk Threads paylaşımları. 😊
Twitter kullanıcılarının son dönemde platforma dair olumsuz düşünceleri arttıkça arttı. Kullanıcılar büyük beklentilerine karşın, sınırlandırıldıkça boşluğa düştüler. Instagram da durur mu, yapıştırmış platformu... Açık gördüğünde fırsatı asla kaçırmamasıyla çapını ve marka değerini her geçen gün büyüten Instagram, kullanıcılara efsane bir alternatif sundu. Gelin, son atağından başlayarak Instagram’ın tekelleşme zekasını biraz inceleyelim.
Instagram çatısı altında oluşturulan ve bir süre öncesinde gelişinin sinyallerini veren Threads, 6 Temmuz 2023 itibariyle hayatımıza tamamen girmiş oldu. Instagram’dan akın eden kullanıcıların da bildiği üzere, Threads ara yüz olarak Twitter’a çok benziyor ve Instagram hesabınızın tüm profil bilgilerini otomatik olarak aktarabileceğiniz bir kolaylık sağlıyor. Uygulamaya giriş yaptığınızda, Instagram’da takip ettiğiniz kişilerin tümünü de karşınıza çıkarıyor ve isteğinize göre Instagram bu kişileri tek bir tıklamayla takibe alabilmenize olanak sunuyor. Tüm giriş adımlarını tamamladıktan sonra, kardeş uygulama oldukları için Instagram profilinize otomatik olarak bir link ekleniyor ve geçiş yapmak oldukça kolaylaşıyor.
Threads kullanım kılavuzunu da tamamladığımıza göre biraz da uygulamanın özelliklerinden bahsedelim. Takip ettiğiniz kişiler ve diğer tüm kullanıcılar ile iletişim kurmanızı sağlayan platformda, ağırlık şimdilik metin üzerinde. Fakat dilerseniz fotoğraf ve video da paylaşabiliyorsunuz. Paylaşacağınız metinler için sınırımız 500 karakter. İlk etapta 5 dakikalık videolar paylaşabileceğiniz platformda, Reels videolarına alışan minnoş bünyelerimiz için üzücü bir haber var: henüz tam ekran özelliği olmadığı için video deneyimi yeterince tatmin edici değil. Ama uygulama son derece yeni, inanıyoruz ki ilerleyen günlerde güncellemelerle çok daha iyi bir noktaya gelecektir. Çiçeği burnunda uygulamamızın tabii ki henüz kendine has lisanı yani “tone of voice”u belli değil. Bakalım Threads hayatımıza nasıl bir dil, mizah ve bakış katacak ve ne gibi yeni jargonları günlük dilimize pelesenk edecek… Instagram’ın elindeki en büyük koz, platformu aynı çatı altında yürütmek ve biz mevcut kullanıcılarını anında entegre edebilmek oldu. Mavi tikleri ile birlikte Threads’te görmeye başladığımız kullanıcılardan da yola çıkarak, ilerleyen zamanlarda daha da hareketli hâle geleceğini ön görmek hiç de zor değil.
Herkes “yenilik” heyecanı içinde olduğundan henüz Threads ile ilgili detaylı değerlendirmeler, yorumlar, eleştiriler söz konusu değil. Fakat bir iki konuya peşinen değinelim ki “Ahtapot demedi” demeyin. 😊 Uygulamaya giriş yaptık, her şey çok güzel ama akışta takip ettiğiniz etmediğiniz herkes görülebiliyor. Bu hâliyle şehrin işlek meydanı gibi ve bu durum bazı kullanıcılar için can sıkıcı olabilir gibi görünüyor. “Hesabı açtık fakat kapatmak da sevdaya dahil” diyebilirsiniz. Ama o işler öyle kolay olmayacak gibi görünüyor. Zira Threads hesabınızı kapatmak istediğinizde Instagram diyor ki: o zaman Instagram hesabından, o janjanlı story’lerinden ve daha nicesinden de vazgeçmelisin.. O yüzden Threads hesabı açtıysanız aman dikkat, bir anda Instagram profilinizden de olmayın! Bir başka önemli konu var ki; o da bu platformda yazdıklarımıza ne diyeceğimiz. “Threads atmak” mı? Söylenişi de zor, o kısım biraz yaş gibi. Lakin popüler kültür hızla bu işe bir çözüm bulur, biz inanıyoruz. 😊
Güncelden bu kadar bahsetmişken, tarihin tozlu raflarını karıştırmasak içimizde kalır. Başta söylediğimiz gibi; Instagram yoluna devam ederken birçok uygulamayı geri dönüşüm kutusuna yolladı. Bunlara da tatlı tatlı değinerek yazımıza nokta koyabiliriz.
İlk durağımızda hepimizin göz bebeği “Hikayeler” var. Bir zamanlar Snapchat adında bir uygulama vardı hatırlarsınız. 😊 Anlık fotoğraflar atılır, 24 saate de her şey “Eternal Sunshine of the Spotless Mind” gibi sil baştan başlardı. Instagram bir süre konuyu masaya yatırdı; şapkasını önüne aldı, durdu ve düşündü. O masadan kalktığında, bizler Instagram’da Hikaye özelliğiyle karşılaştık. Snapchat ise telefonumuzda artık en fazla bir filtre uygulaması olarak kalacaktı. 😊
Sonra bir Periscope fırtınasıdır, esti kavurdu ortalığı. Instagram da babacan bir tavırla “Ben kullanıcılarıma bir canlı yayın yaptıramayacak mıyım?” diyerek hemen başlattı canlı yayın özelliğini. Canlı yayınlar, hikayeler derken bir de IGTV girdi mi işin içine! YouTube çok uzun yıllardır hayatımızdaydı zaten fakat bizi çok fazla fenomenle tanıştırdığı, o yoğun ilginin olduğu dönem dikkatleri biraz daha çarpıcıydı sanki. Instagram bu dönemde IGTV ile uzun soluklu videoları hayata geçirdi ve o pastadan da bir dilim almak için elinden geleni yapmayı ihmal etmedi.
Son olarak bahsedeceğimiz özellik ise tabii ki Reels! TikTok ile kapışmasına hâlâ devam eden Instagram, Reels özelliğini ilk olarak 2020 yılında piyasaya sürdü. O günden beri şablonlar, müzikler, kapak seçimleri hayatımın tam göbeğine yerleşti deyim yerindeyse. 😊
Sonuç olarak; Instagram, muhteşem bir zekâ gösterisi ile diğer sosyal medya platformlarının özelliklerini bünyesine katarak kullanıcılarının ihtiyaçlarını çok yönlü şekilde karşılamaya çalışıyor. Bünyesine kattığı her bir özellik, kullanıcıların daha fazla içerik paylaşmasını, etkileşim ve eğlence deneyimlerini artırmasını sağlıyor. Instagram’ın bu yaklaşımı, onu diğer sosyal medya devlerine karşı rekabet edilmesi zor bir konuma getirirken, aynı zamanda kullanıcıların tek bir uygulama ile farklı deneyimler sunan platformlara erişmelerini sağlıyor. Siz de sosyal medya ekosistemine uyum sağlamakta Instagram gibi olmak, yenilikleri yakalamak ve fark yaratmak istiyorsanız, muhakkak Ahtapot Sosyal Medya’ya bekleniyorsunuz.
YAZAN: Duygu Erarslan