Sosyal medyada birçok markanın ortak hedefi sevilen bir marka olmak ve takipçilerinin/müşterilerin kalbini kazanmak. Ancak bu her zaman kolay olmuyor. Doğru bir iletişim stratejisi geliştirmek ve doğru hamleler yapmak gerekiyor.
Salgınla mücadele sürecinde yapılan araştırmalar gösteriyor ki, e-ticaret satışlarında ve sosyal medya üzerinden markalarla iletişime geçme oranında ciddi bir artış söz konusu. Hal böyle olunca satın alma tercihlerinde, kullanıcıların markalarla kurduğumuz duygusal bağ belirleyici oluyor. Yani kısacası, ‘lovemark’ olabilen kazanıyor!
Lovemark ne demek?
Bir ürün veya hizmetten fazlasını vaat edip sunan, tüketicileri ile ürün özellik veya performansından neredeyse bağımsız bir bağ kurmayı başarabilen markaların hikayesi Lovemark olma süreci…
Saatchi & Saatchi'nin yöneticisi Kevin Roberts’ın lovemark olmakla ilgili çok güzel bir sözü var: "Lovemark yaratmak, tüketicinin rüyalarını anlamak, neyi, ne zaman istediğini bilmek ve hayatlarının bir parçası olacak muhteşem deneyimler yaratmaktır." Gerçekten de öyle. Hadi gelin biz de tüketicinin rüyalarını anlayan, tüketici ile duygusal bağ kurmayı başarabilen markaların ortak yönlerine madde madde bakalım…
- Müşterilerini dinleyen
- Kesintisiz iletişim sağlayan
- Tüketicinin ihtiyacı doğrultusunda hizmet geliştiren
- Yaratıcı aksiyonlar alan
- Kendini tüketicinin yerine koyan
- Özgün içerikler üreten
- Düzenli paylaşımlar yapan
- Trendleri yakından takip eden
- İlgili hashtag ve emoji kullanan
- Kısa metinler ile mesajını verebilen
- Takipçilerine hediyeler, avantajlar sunan
İşte bu özelliklere sahip olan markalar lovemark olmayı başarıyor. Şimdi siz de kendinize “markam bu özelliklere sahip mi?” diye sorun. Eğer cevabınız “evet” ise ve hala lovemark olduğunuzu düşünmüyorsanız, bir yerlerde yanlış giden bir şeyler olduğunu düşünebilirsiniz. İşte bu noktada da ajans faktörü devreye giriyor. Eksiklerinizi fark etmeniz ve başarılı iletişim kampanyaları ve stratejileri geliştirebilmeniz için profesyonel bir ekiple çalışmanız şart.
Yapılan araştırmalara göre, dünyanın en sevilen markaları arasında Apple, Google, Starbucks, Coca-Cola, Nike, Nestle, Lego, Converse, Ikea, Cadburry ve Adidas gibi markalar yer alıyor. Bu başarıda, markaların tüketicilerin karşısına sıklıkla, büyük reklam bütçeleriyle çıktıklarını da unutmamak lazım. Ama siz küçük bütçelerle de lovemark olmak ve rekabette ön sıralarda yer almak istiyorsanız, bu konuda hem tecrübeli hem de başarılı çalışmalar yaptığımızı hatırlatalım. Dilediğiniz zaman, kalpleri fethetmenize yardımcı olacak çözümlerimizle her zaman yanınızdayız. Bir telefonunuz, bir mailiniz yeter.
Yazan: Özgü Çağıran